Şin He Dal ( ش ه د ) Şehid Kelimesi,
Kuran'da, Hiçbir Ayette "Ölen Kişi" için Kullanılmış Bir Sıfat DEĞİLDİR !
Hayır, onlar diridirler. Fakat siz sezemezsiniz.
Bakara 154
Allah yolunda öldürülenleri sakın "ölüler" sanma.
Bilakis onlar diridirler,
Rableri katında Allah’ın, lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin
sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar.
Kendilerine daha katılmamış yol arkadaşlarına
bir korku ve üzüntü olmadığını müjdelemek isterler.
Ali imran 169 - 170
Eğer ALLAH YOLUNDA ölür veya öldürülürseniz,
Allah'tan size bir bağışlama ve bir rahmet vardır.
Bilin ki bu, insanların toplayacakları her şeyden daha hayırlıdır.
Ali imran 157
öldürülür veya GALİP GELİRSE,
Biz, ona ileride büyük bir ödül vereceğiz.
Nisa 74
Allah Yolunda Savaş
Ama haddi aşmayın. Zira Allah, haddi aşanları sevmez.
Bakara 190
Ve bilin ki: Allah, Her Şeyi işiten ve Her Şeyi Bilen'dir.
Bakara 244
O: "Ya savaş üzerinize farz kılınır da savaşmazsanız." demişti.
Onlar: "Yurdumuzdan çıkarılıp çocuklarımızdan koparılmışken, niçin ALLAH YOLUNDA savaşmayalım?" demişlerdi.
Fakat üzerlerine savaş yazılınca da içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdiler. Allah, zalimleri çok iyi bilir.
Bakara 246
Ali imran 13
Ali imran 146
Ali imran 167
Size ne oluyor da ALLAH YOLUNDA ve: "Ey Rabb'imiz! Bizi halkı zalim olan bu beldeden çıkar, katından bize sahip çıkacak ve yardım edecek kimseler gönder." diyen mustaz'af erkekler, kadınlar ve çocuklar için savaşmıyorsunuz?
Nisa 75
iman edenler ALLAH YOLUNDA, gerçeği yalanlayan nankörler de tağutun yolunda savaşırlar. O halde şeytanı veli edinenlerle savaşın. Kuşkusuz, şeytanın hilesi/düzeni zayıftır.
Nisa 76
O halde, sen, ALLAH YOLUNDA savaş. Çünkü sen, ancak kendinden sorumlusun. inananları da teşvik et. Umulur ki Allah gerçeği yalanlayan nankörlerin baskısını kırar. Çünkü Allah'ın baskısı da, cezalandırması da çok daha güçlüdür.
Nisa 84
Ey iman edenler! ALLAH YOLUNDA sefere çıktığınız zaman, iyice araştırın; size selam veren kimseye; dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek: "Sen mü'min değilsin." demeyin. Allah'ın yanında sayısız ganimetler vardır. Daha önce siz de öyleydiniz de Allah size lütufta bulundu. Öyleyse, iyice araştırın. Kuşkusuz, Allah, yaptığınız her şeyden haberdardır.
Nisa 94
Ey iman edenler! Size ne oluyor ki, ALLAH YOLUNDA sefere ( savaşa ) çıkın denildiği zaman, dünya nimetlerini tercih ederek işi ağırdan aldınız. Yoksa ahiret hayatı yerine dünya hayatını mı tercih etiniz. Ama ahiret hayatının yanında dünya hayatının değeri pek azdır.
Tevbe 38
Allah Yolunda Cihad
( Cihad : Savaş, Şiddet, Zorlama, Güç, Baskı, Gayret, Fedakârlık, Çaba, Çalışma demektir. )
iman edenler, hicret edenler ve ALLAH YOLUNDA cihad edenler; ancak bunlar, Allah'ın rahmetini umabilirler. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
Bakara 218
Mü'minlerden, bir özrü olmaksızın, ALLAH YOLUNDA cihad etmekten geri kalanlarla; mallarıyla ve canlarıyla ALLAH YOLUNDA cihad edenler, bir değildir. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından, geri kalanlardan üstün kıldı. Her ne kadar Allah, her ikisine de iyilikle muamele etmeyi söz vermiş ise de cihad edenleri, geri kalanlara karşı çok daha büyük bir ecirle üstün kılmıştır;
Nisa 95
Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse bilsin ki Allah, Kendisinin onları sevdiği ve onların da O'nu sevdiği; müminlere karşı alçak gönüllü, gerçeği yalanlayan nankörlere karşı izzetli, ALLAH YOLUNDA cihad eden, kınayıcının kınamasından korkmayan bir toplum getirir. işte bu Allah'ın fazlıdır ki o fazlı dilediğine verir. Ve Allah, Yardımı Çok Kapsamlı Olan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Maide 54
iman edip, hicret edenler, malları ve canları ile ALLAH YOLUNDA cihad edenler, barındırıp yardım edenler; işte onlar birbirlerinin Velileridirler. iman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret edinceye kadar onların velayetinden size bir şey yoktur. Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, onlara yardım etmek üzerinize borçtur. Ancak aranızda anlaşma bulunan bir toplumun aleyhine olursa, o bu hükmün dışındadır. Allah, yaptığınız her şeyi görmektedir.
Enfal 72
iman edip hicret edenler, ALLAH YOLUNDA cihad edenler; barındıran ve yardım edenler işte onlar gerçek mü'minlerdir. Onlar için bağışlanma ve kerim bir rızık vardır.
Enfal 74
Siz, hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram'ı imar etmeyi; Allah'a ve Ahiret Günü'ne iman edip, ALLAH YOLUNDA cihad edenlerle bir mi tuttunuz? Bunlar, Allah'ın yanında bir değildir. Allah, zalim olan toplumu doğru yola iletmez.
Tevbe 19
iman edip, hicret eden ve ALLAH YOLUNDA mallarıyla canlarıyla cihad edenlerin, Allah katında dereceleri daha büyüktür. işte onlar kazançlı olanlardır.
Tevbe 20
Allah yolunda infak
ALLAH YOLUNDA malınızı infak edin. Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. iyilik yapın. Kuşkusuz, Allah, iyilik yapanları sever.
Bakara 195
Mallarını ALLAH YOLUNDA infak edip de, ardından yaptığı iyiliği başa kakarak, yardımcı oldukları kimseleri incitmeyenlerin ödülleri Rabb'leri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.
Bakara 262
Mallarını ALLAH YOLUNDA harcayanların durumu, yedi başak bitiren ve her bir başakta yüz dane olan bir tohum tanesi gibidir. Allah dilediğine kat kat verir. Allah, Yardımı Çok Kapsamlı Olan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Bakara 261
Siz de onlara karşı gücünüzün yettiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın ki, bununla Allah'ın düşmanlarını, sizin düşmanınızı ve sizin bilmeyip, Allah'ın bildiği düşmanları korkutasınız. ALLAH YOLUNDA her ne harcarsanız, size tam olarak ödenir. Ve hiçbir haksızlığa uğratılmazsınız.
Enfal 60
Ey iman edenler! Doğrusu, hahamların ve rahiplerin birçoğu, insanların mallarını batıl yoldan yerler. insanları Allah'ın yolundan çevirirler. Altın ve gümüşü biriktirip de onları ALLAH YOLUNDA harcamayanlar var ya işte onları can yakıcı bir azapla müjdele.
Tevbe 34
Yardımlar ALLAH YOLUNDA mahsur olan, çalışmaya güç yetiremeyen yoksullar içindir. Tanımayanlar, iffetlerinden dolayı onları zengin sanır. Sen, onları, yüzlerinden tanırsın. Yüzsüzlük ederek kimseyi rahatsız etmezler. Hayır olarak ne infak ederseniz muhakkak Allah, onu bilir.
Bakara 273
Allah Yolunda Hicret
Onlar, sizin kendileri gibi küfre dönmenizi isterler ki, onlar gibi olasınız. O halde, ALLAH YOLUNDA hicret edinceye kadar onları Veli edinmeyin. Eğer sizi döndürmeye çalışırlarsa onları bulduğunuz yerde öldürün. Onlardan hiç kimseyi veli de yardımcı da edinmeyin.
Nisa 89
Kim, ALLAH YOLUNDA hicret ederse, yeryüzünde gidecek pek çok yer ve genişlik bulur. Kim, Allah ve Rasul'ü için hicret edip, yurdundan ayrılır da sonra onu ölüm yakalarsa, onun ecri, kesinlikle Allah'a aittir. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
Nisa 100
ALLAH yolunda savaşsınlar.
Kim ALLAH yolunda savaşır da öldürülür VEYA
GALİP GELİRSE ( yeğlib )
biz ona yakında büyük bir mükafat vereceğiz.
Nisa 74
( Bunun için YAŞAMAK Gerekir ! )
Elçiye tabi olduk, artık bizi
( ş-şāhidine ) Şahitlerle beraber yaz.
( ş-şāhidine ) Şahitlerle beraber yaz.
Maide 83
Nisa 135 / Maide 8
Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye
Rabbin Adem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı,
onları kendilerine Şahit / Şehit ( eşhedehum ) tuttu ve dedi ki :
Ben sizin Rabbiniz değil miyim ?
( Onlar da ), Evet ( buna ) Şahit / Şehit ( şehidnā ) olduk, dediler.
Araf 172
ŞEHİTLERİN Doğrudan CENNETE Gideceğinden Şüpheniz mi var ?
ŞEHİT Cenazelerinde Niye RAHMET Dileniyor ?
Niye insanlardan HELALLİK Alınıyor ?
Üzerinde "KUL HAKKI" Varsa, O Zaman Ne Oluyor ?
Yahudilik’te Şehitlik
ilahi dinlerin en kadimi olan Yahudilikte şehitlik önemli bir konuma sahiptir, buna rağmen Eski Ahit’te şehitlik anlamını karşılayan bir kavram bulunmamaktadır.
ibranicede şehitlik anlamına karşılık gelen kelime “Tanrı’nın Adının Kutsanması” anlamında kullanılan Kidduş ha-Şem’dir.
Bu kavram Yahudi sözlü geleneği ( Hadisleri ) olan Talmud’ta geçmektedir.
Kidduş Ha-Şem direkt Tanrı adına ölmek anlamına gelmemektedir, kavrama bu anlam sonradan yüklenmiştir.
Eski Ahit’te şehitlik kavramı olmamasına rağmen, Yahudilikte şehitlik önemli bir olgu sayılmaktadır.
Yahudilere göre zorla dinin emirlerine aykırı bir eylemde bulunmaktansa ölümü tercih etmek gerekmektedir.
Hristiyanlık’ta Şehitlik
Şehit kelimesi
isa’nın hayatına ve yeniden dirilişine tanıklık eden havariler için kullanılan
Yunanca “şahit” kelimesinden ortaya çıkmıştır.
Kelime, Batı dillerine "şahit" anlamına gelen Grekçe μάρτυς ( martis ) kelimesinden girmiş.
Hristiyanlıkta şehitliğin amacı Hristiyanların herhangi bir baskı ve zulme karşı dinlerinden taviz vermektense ölümü tercih etmektir.
Bu ölüm bir son değil aksine yeniden diriliş ve ahirette ayrıcalık sahibi olmanın anahtarıdır.
Hristiyanlıkta şehitlik martydom kavramı ile ifade edilmektedir.
Bu kavram inancı uğruna ölümü göze almak anlamına gelen olgudur ve inancı uğruna ölen kimseye de marty denir.
Marty kelimesi Yeni Ahit’te tanık anlamında kullanılıp ona sonradan şehit anlamı yüklenmiş olsa da, şehitlik olgusu Yeni Ahit’in yazıldığı dönemden daha önceye dayanır.
Özellikle Roma imparatoru Diocletian döneminde Hristiyanlar üzerindeki baskı daha şiddetli bir hal almış ve birçok Hristiyan dinleri adına hayatını kaybetmiştir.
Bu dönemde Hristiyanlar varlıklarını şehitlik anlayışı ile sürdürmüşler ve din adına ölmenin mutlak bir son olmayıp, şehitliğin ahirette mükafat almalarını sağlayacağı inancıyla motive olmuşlardır.
Şehitliğin Hristiyanlar üzerinde motive edici olmasını sağlayan bir Ayet:
Vahiy 20
4 Bazı tahtlar ve bunlara oturanları gördüm. Onlara yargılama yetkisi verilmişti. isa’ya tanıklık ve Tanrı’nın sözü uğruna başı kesilenlerin canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve heykeline tapmamış, alınlarına ve ellerine onun işaretini almamış olanlardı. Hepsi dirilip Mesih’le birlikte bin yıl egemenlik sürdüler.
Bu pasajdan anlaşılacağı üzere Hristiyanlıkta şehitlik uhrevi bir mükafat vadeden ve insanların bu mükafatı elde etmek için rağbet ettiği bir fedakârlık olduğu ortadadır.
Mezhep çekişmelerinin olduğu dönemde “Neomartyre” ( yeni şehit ) kavramı Hristiyan terminolojine girmiştir.
Bu kavram özellikle Osmanlı’nın yönetimi altında ölen, ayrıca Çin ve Rus komünist rejimleri tarafından öldürülen Hristiyanları da kapsar.
